0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, “Şunu bilhassa vurguluyorum; bu kardeşlerimizden kendi inisiyatifleri ile geri dönmek isteyen olduğunda esasen onlar geri döneceklerdir lakin biz asla silah dayayarak düşmana teslim etmeyiz. Bay Kemal bunu bu türlü bilesin. Biz bu vazifede olduğumuz sürece bay Kemal ve yandaşları, hepinize birden sesleniyorum; siz bu kardeşlerimizi bu ülkeden geri gönderemeyeceksiniz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş Vilayet Liderleri Toplantısı’nda konuştu. Erdoğan, 2023 seçimlerine ilişkin “Genel merkezimizle vilayet ve ilçe teşkilatlarımızla seferberlik ruhuyla çalıştığımızda milletimizin gönül kapılarının bize açık olduğunu gördük. Bu tempoyu düşürmeden yeni araç ve tekniklerle sürdürerek çalışmalarımızı 2023 Haziran’ına kadar sürdüreceğiz. 1 yıllık süreyi en hoş formda kıymetlendirerek 16’ncı zaferimize ulaşacağız. Her seçim değerlidir, her seçim tarihidir, her seçim kritiktir. 2002 Kasım seçimleri tarihi bir dönüm noktasıydı. 2007 seçimleri vesayetle uğraşımızda yeni bir safhaya geçmemizi sağlamıştı. 2011 seçimleri eser ve hizmet siyasetimizi doruğa taşımıştı. 2015 seçimleri eski günlere dönmek isteyenlerle hesaplaşmaya dönüşmüştü. 2018 seçimleri darbe teşebbüsü ve yeni idare anlayışıyla girdiğimiz imtihandı. 2023 seçimleri de hem ülkemizin AK Parti hükumetleri devrindeki kazanımlarının muhasebesi hem de 2053 vizyonumuzun habercisi olarak tarihe nakşedilecektir. Birinci işareti 2008 finans kriziyle başlayan, salgınla büyük merhaleye ulaşan sarsıntıya Rusya-Ukrayna savaşı da katıldı. Tehditler yanında kıymetli fırsatlar da çıkardı. Ülkemize kazandırdığımız demokrasi ve kalkınma sayesinde pek çok imtihanı verdik. Ulusal iradenin üstünlüğünü tesis ettik. Ülkemizin geri kalmışlığını kaldıracak eser ve hizmetleri hayata geçirdik. Artık tüm bu emeklerin, çabaların, fedakarlıklarının asıl meyvesini toplayacağımız bir periyodun eşiğindeyiz. 2023 seçimlerinin evvelkilere nazaran farkı buradan geliyor. Bu seçim AK Parti için Tayyip Erdoğan için değil Türkiye için değerlidir. Türkiye‘nin gelişmekte olan zincirini kırıp dünyanın en büyük 10 iktisadı ortasına girmesi 2023’teki seçimde yapılacak tercihe bağlıdır” diye konuştu.

‘TERÖRİSTLERLE KOL KOLA YÜRÜDÜĞÜNÜ GÖRÜRSÜNÜZ’Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun partisinin küme toplantısında yaptığı açıklamalara ait şöyle konuştu: “Muhalefet tarafının ülkemize tek taahhüdü ülkemizi 20 yıl öncesine götürmek. Kılıçdaroğlu muhalefet ismine yeni ve daha argümanlı bir gaye ortaya koydu. Arbede etmeye geldiğini açıkça söyledi. Bu zatın tenkitlerine bakıyor, gerektiğinde hak ettiği yanıtı veriyoruz. Uzunca vakittir bu zatın söyledikleri palavra, yanlış. Dün Meclis’te çıkmış, ‘Tayyip Erdoğan, Suriye problemini Birleşmiş Milletler’de hiç gündeme getirdi mi?’ diye soruyor. Bu zat hiçbir BM toplantısını takip etmemiş. Bunların gözü var görmez, kulağı var duymaz. ‘Tayyip Erdoğan bu sıkıntıyı Avrupalılarla hiç konuşmadı’ diyor. Devlet yönetmek ismine tek bildiği şey, hastanelerinde insanların rehin kaldığı, emekli maaşlarını ödeyemeyecek hale gelen SSK Genel Müdürlüğü’dür. Bürokratik mesleği ülkemizin en büyük utanç kaynağından birisidir. PKK’sından FETÖ’süne, DHKP-C’sine kadar ülkemizle ve bölgemizle ilgili tüm memleketler arası güçlerin maşalığını yaptığının şahidiyiz. Daima örnek verdiği bürokratik mesleği ülkemizin en büyük utanç sayfalarından biridir. Kendisinin ülkenin ve milletin rastgele bir problemi hakkında dişe dokunur bir teklifine rastlamadık. Bu adamı nerede görürsünüz? Ankara’dan İstanbul’a teröristlerle kol kola yürüdüğünü görürsünüz, tekrar oralarda çadır kurduğunu görürsünüz, yandaşları ile teröristlerin cenaze merasiminde görürsünüz. Hiçbir terör örgütüne, hiçbir Türkiye düşmanına kullanmadığı tabirler ile bize saldırmayı siyaset sanan bu zavallı zatın dünkü hezeyanlarına da parti sözcümüz gereken yanıtı verdi.” ‘BUNLARIN KELAMLARINA İTİMAT OLMAZ’Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun “Kavga etmeye geliyorum” açıklamasına ilişkin şunları söyledi: “Bu zatın geçtiğimiz haftalarda söz ettiği, o da çok enteresan ‘Kavga etmeye geliyorum’, bu kelamı ve bununla kontaklı lisana getirdiği ‘Ya bana katılın ya önümden çekilin’ meydan okumasını ben farklı bir yere koyuyorum. Siyasette hengame elbette vardır. Ülkemizi kalkındırmak için gerektiğinde yedi düvelle arbede ettik. Milletin emanetine sahip çıkmak için canımız kıymetine uğraş ortaya koyduk. FETÖ’cüler kaldığımız yeri bombalamadılar mı? Korumalarımızı şehit etmediler mi? Biz Atatürk Havalimanı’na geldiğimizde bay Kemal, FETÖ’cülerin dayanağıyla çıkıp gitti, hatırlıyorsunuz o günleri. Bu bu türlü ürkek, korkak, pısırık, zavallı birisidir. Utanmadan diyor ki ‘Haberim olsaydı ben de beklerdim’. Sende o denli ciğer, o denli bir yürek yok. ‘Yeri geldi vesayet odaklarıyla yeri geldi terör örgütleriyle hengame ettik’ diyor. Biz ettik biz, sen edemezsin. Vazifeye geldiğimizden bu yana terörün kökünü kazıdık mı kazıdık. Hudut içinde, hudut dışında her şeye karşın başta Amerika olmak üzere Avrupa’nın değişik ülkeleri binlerce TIR dolusu her şeyi Türkiye’nin içindeki teröristlere gönderdiler. Bu silahları kime gönderiyorsunuz? Hani sizin teröristler ile uğraşınız vardı? Bu teröristler ile çabayı nerede kiminle yapıyorsunuz? Biz sizinle NATO’da birlikte değil miyiz? NATO’da bir arada olduğunuz Türkiye’ye tehdit oluşturanlara siz dirsek gösterdiniz mi? Yok. Onlarla çabayı biz verdik, hala de veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. Tabi bunların kelamlarına inanç olmaz. Bunlar ‘Bizim bu işlerle alakamız yok’ derler, tehdit oluştururlar ve ne yazık ki hiçbirine inanç olmaz.”‘MİLLETİN BAŞINA BELA OLMAYA GELİYOR’Erdoğan, bildikleri yoldan sapmadan uğraşlarını sürdüreceklerini vurgulayıp, şöyle konuştu: “Gün oldu Türkiye’nin istiklal ve istikbaline kasteden şer güçleriyle uğraş ettik. Bürokratik oligarşiyle de hengame ettik. Türkiye’yi tapulu mülkü görüp, insanımıza zirveden bakan, ‘kömürcü’, ‘makarnacı’ diyerek milletimizi aşağılayan elitist zihniyetle de arbede ettik. 15 Temmuz gecesi korkaklar televizyon karşısında kahvesini yudumlarken biz milletimizle omuz omuza vererek Türkiye’yi teslim almaya kalkışan hainlerle uğraş ettik. Millete ve memlekete hizmet seyahatimizde sayısız haksızlığa, zorbalığa, hukuk katliamlarına, haksızlığa maruz kaldık. Kefenimizi giyerek çıktığımız bu çabanın hiçbir safhasında milletimizin sandıkta verdiği emanete gölge düşürmedik. Bu kutlu gayretin hiçbir safhasında milletin emanetine gölge düşürmedik. Vatanımızın bekasına, milletimizin huzuruna, insanımızın birlik beraberliğine halel getirmedik. Bunlar kimle hengame etmeye geliyor? Bunların kimlerle hengame etmeye geldiği açık. Bunlar milletle hengame etmeye geliyor. Milletin hak ve özgürlükleriyle hengame etmeye geliyor. Bunlar ülkemizin başını bölgesinde ve dünyada eğecek kepazelikler için geliyor. Milletin başına bela olmaya geliyor. Buna müsaade vermeyeceğiz. Milletimize kelamımız var. Bunların o yılan lisanlarının, riyakar yüzlerinin, uydurma kelamlarının gerisindeki gerçek niyetlerini göstererek 20 yıldır daima yaptığımız üzere tamamını Allah’ın müsaadesiyle sandığa gömeceğiz.” ‘SİZ BU KARDEŞLERİMİZİ BU ÜLKEDEN GERİ GÖNDEREMEYECEKSİNİZ’Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 muhalefet partisi önderinin tıpkı masada bir ortaya gelmesiyle ilgili, “‘Muhalefet’ diye karşımıza dikilenler, biz bir şey yapmaya kalkmadan kendi kendilerini ifşa etmeye başladı. ‘Masa’ diye kurdukları 6 benzemez ittifakı daha seçimleri bile görmeden zangır zangır titremeye, sağından solundan dökülmeye başladı. Ortak aday belirleyemeyenlerin ülkenin kritik sorunlarında kararlı tavır koyamayacaklarını görmek için allame olmaya gerek yok. ‘Muhalefet’ diye ortada salınanların ne dediklerine, yaptıklarına bakıyoruz karşımıza çıkan görüntü şu; kimi çıkıyor iftihar sıkıntısı yapıtlara çatıyor başkası çıkıyor gençlerin kıyafet ve eğitim haklarına saldırıyor. Kimi çıkıyor sığınmacı düşmanlığı üzerinden nefret kabahatleri işliyor. Kimi çıkıyor kibriyle hırsıyla herkesi ötekileştiriyor. Kimi çıkıyor kabiliyetsizliğini diğerlerine cürüm atarak gizlemeye çalışıyor. Kimi çıkıyor siyasi ve ekonomik krizlerin ateşiyle yanan dünyada ülkemizin verdiği uğraşa köstek oluyor. Tekrar söylüyorum ülkemizde şu anda muhacir olarak bulunan bu insanları biz ne bay Kemal’in dedikleriyle ne onun yandaşlarının dedikleriyle bu ülkeden bu misyonda olduğumuz sürece asla geri itmeyiz, ötelemeyiz. Bay Kemal senin dün söylediğin bugün yoktur fakat biz farklı bir medeniyetten geliyoruz. Bu medeniyette muhacirlik var, ensarlık var. O muhacir ve ensar kültürünü bilerek yetiştik, onun için de biz adeta ‘Ölümden mevt beğen’ diyenlerin kovduğu, ülkelerinden kaçan bize sığınan bu kardeşlerimize kapılarımızı nasıl açtıysak bundan sonra da birebir formda müdafaaya devam edeceğiz. Şunu bilhassa vurguluyorum; bu kardeşlerimizden kendi inisiyatifleri ile geri dönmek isteyen olduğunda esasen onlar geri döneceklerdir. Lakin biz asla silah dayayarak düşmana teslim etmeyiz, bay Kemal bunu bu türlü bilesin. Biz bu misyonda olduğumuz sürece bay Kemal ve yandaşları hepinize birden sesleniyorum, siz bu kardeşlerimizi bu ülkeden geri gönderemeyeceksiniz” diye konuştu. ‘BİR DİKİLİ MUMUN VAR MI BAY KEMAL?’Son vakitlerde yaptıkları yatırımları anlatan Erdoğan, “İşte 18 Mart Çanakkale Köprüsü’yle periyodun en son taşlarını diktik, dikiyoruz akabinde Tokat Havalimanı’nın açılışını yaptık ve onunla kalmadık, yola devam ediyoruz. Artık dünyada 5 tane deniz üzerinde havalimanı var; biri Ordu-Giresun Havalimanı ve başkası de Rize-Artvin Havalimanı. Rize-Artvin Havalimanı’nı da Allah’ın müsaadesiyle cumartesi günü açacağız. Biz eser üretiyoruz, laf değil bay Kemal. Yahu bir dikili mumun var mı, onu göster. Şu idaresinde olan büyükşehir belediyelerinde neler yaptın bir de bunları anlat. ‘Şunu yaptık, şu yapıtı diktik’ de. Yok. Bunlar yalnızca yapılanları hakaretle vesaire eleştirmektir. İnşallah bu yapıtlarla kalmıyoruz, bir taraftan otoyollarımız, otobanlarımızı, tünellerimizi devam ettiriyoruz. Durmadan, usanmadan yolumuza devam edeceğiz. Kâfi ki biz Allah’ın isteğinden diğer gaye gütmeyelim, milletin dayanağından öbür destek aramayalım, insanımızın hayallerini hayata geçirmekten diğer heveslere kapılmayalım. Kâfi ki biz çalışalım, çabalayalım, üzerimize düşenleri hakkıyla yapalım; gerisinin zaten geldiğini, gönül kapılarının açıldığını, yüreklerin ferahladığını, rahmet yağmurlarının üzerimize yağdığını, işlerimizin kolaylaştığını, ufkumuzun genişlediğini daima birlikte göreceğiz” dedi.’ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMİ YENİ BAŞLANGIÇ HALİNE GETİRECEĞİZ’Teşkilatlarına ve davalarına gönül vermiş herkese güvendiğini kaydeden Erdoğan, “Sadece Türkiye’nin değil gözünü ve kalbini bu ülkeye dikmiş koskoca bir coğrafyanın umudu olarak bugünlere gelmiş Ak Parti için her seçim yeni bir başlangıçtır. İnşallah önümüzdeki seçimi de daima birlikte bu türlü bir yeni başlangıç haline getireceğiz. Ülkemizin asırlık problemlerini nasıl çözdüysek bugünkü meşakkatlerin üstesinden de yeniden biz geleceğiz. Milletimizi asırlık hasretlerine nasıl biz kavuşturduysak gençlerimizin ufkunu da yeniden biz aydınlatacağız. Ayağımıza vurulan prangaları nasıl birer birer kırıp attıysak inşallah bugün önümüzde duran manileri de tekrar biz aşıp geçeceğiz. Zira biz bu ülkeye, bu vatana, bu millete sevdalıyız zira biz ‘Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan’ düsturunun takipçisiyiz. AK Parti davasının şahısları ve hevesleri aşan büyüklüğünün gerisinde işte bu anlayış vardır” diye konuştu. ‘YAŞADIĞIMIZ KAHIRLARIN HİÇBİRİ TAHLİLSİZ DEĞİL’Küresel idare ve iktisat sistemindeki değişimin, Türkiye’nin önüne açtığı fırsatlarla ülkeyi çok daha farklı yere taşıyacağını vurgulayan Erdoğan, “Tabi global iktisattaki sarsıntıların aksilikleriyle da yüzleşiyoruz. Güç ve hammadde fiyatlarındaki artışlar ile tedarik zincirlerindeki bozulmalar tüm dünyada enflasyonu azdırmıştır. Salgın periyodundaki finansal gelişmelerin yol açtığı sıkıntılar şimdi çözülmeden ortaya çıkan bu tablo günlük hayatın her alanında fiyat artışları olarak karşımıza çıkmaktadır. Üstelik Türkiye bu global tabloya ek olarak uzunca bir müddettir döviz kuru ve faiz oranları üzerinden maruz kaldığı bir hücumla uğraş etmektedir. Fırsatçıların sebep olduğu istikrarsız fiyatlamaları da buna eklediğimizde milletimiz önemli bir hayat pahalılığıyla karşı karşıya kalmıştır. Biz bugüne kadar milletimize asla palavra söylemedik. Yapmadığımız şeyleri yapmış üzere göstermedik. Başaramadığımız işlere de kılıf uydurmadık. Karşımızdaki tablonun insanlarımızın günlük hayatlarında yol açtığı sorunları çok yeterli biliyoruz” dedi. ‘KARŞIMIZDAKİ TABLONUN YOL AÇTIĞI DÜŞÜNCELERİ BİLİYORUZ'”Birkaç ayaklı program yürütüyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ekonomi programımızın birinci ayağı, ülkemizi dünyanın en büyük 10 iktisadı ortasına sokma gayesinden asla vazgeçmemektir. Programımızın ikinci ayağı; istihdama yani insanlarımızın iş, aş, ekmek sahip olmalarına öncelik vermektir. Üçüncü olarak da bir yandan fiyat artışlarını denetim altına almak, öteki yandan gelirleri yükseltmektir. Türkiye kimi ülkeler üzere zahmetsiz yarar sağlayabilen, petrol ve doğal gaz satışıyla günde milyarlarca doları kasasına koyabilen sömürge geçmişinin eseri zenginliklerini harcayabilen bir ülke değildir. Biz dişimizle tırnağımızla alın terimizle kazanan, bedelini ödemeden hiçbir zenginliğe ulaşamayan bir ülkeyiz. Buna karşın Türkiye’nin salgın ve akabinde başlayan savaş sürecinde trilyonlarda dolarlık kaynağı olan ülkelerden çok daha âlâ bir idare sergilediğini kimse inkar edemez. Halihazırda yaşadığımız kahırların hiçbiri tahlilsiz değildir, kalıcı değildir. Gelişmiş ülkelerin süratle içlerine kapandığı bir devirde biz üretimimizle ihracatımızla insanı duruşumuzla tarihi sorumluluklarımızla dünyaya açılmayı sürdürüyoruz. Elbette bedeller ödüyoruz, elbette problemler çekiyoruz ancak hamdolsun hepsinin de karşılığını ziyadesiyle alıyoruz ve alacağız. Milletimizden sabırlı olmasını, bize güvenmesini, bizi desteklemesini, muhalefetin palavra ve iftira furyasına aldırmadan ülkemizin kazanımlarına ve gayelerini sıkı sıkıya sahip çıkmasını istiyorum. Kimi şükürsüzlerin kimi kalbi kararmış yeminli ülke düşmanlarının kimi yüreği nasır tutmuş vicdansızların çıkardıkları yaygaraların sebebi milletimizin kederiyle dertlenmek değildir. Bunlar ülkenin ve milletin felaketi kıymetine kendi küçük çıkarlarını muhafazanın kaygısında olan bencillerdir.”

?