Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir asır evvel kendi halklarını ve ülkelerini felakete sürükleyen Yunanistanlı siyasetçilerin bugünde tıpkı yanlışta ısrar ettiklerini görüyoruz. Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik, ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir. Yunanistan’ın hava alanımızı ihlal, uçaklarımızı tacizle başlayan hasmane hallerini S-300 radar kilidi atma düzeyine çıkararak aslında bize değil NATO’ya ve müttefiklere meydan okumuştur” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen 30 Ağustos Zafer Bayramı Konseri’nde konuştu. Bu yıl birinci kere 30 Ağustos Zafer Bayramı tebrik merasiminde Ulusal Uğraş kahramanlarının aile efradının yer aldığını söz eden Erdoğan, “Kendileri 30 Ağustos konserimizde de bizlerle birlikteler. Biz maalesef tarihine yeteri kadar sahip çıkamayan bir milletiz. Halbuki, Kara Kuvvetlerinin kuruluşunun 2231. yıl dönümünü geride bırakan, dünyanın dört bir yanında devlet temellerine ait her gün yeni bulgular elde edilen bir milletiz. Anadolu’daki varlığımızın kökenlerine, devletlerimizin gücüne bile hakkıyla nüfuz edemediğimiz periyotlar geçirdik. Birebir yaklaşımın ulusal gayretimiz konusunda yaşandığını da itiraf etmeliyiz. Anadolu’daki son devletimizin birinci asrını geride bırakmaya hazırlandığımız şu devirde artık tarihimizi daha âlâ öğrenmemizin, ecdadımızı daha yeterli anlamamız önünde hiçbir mani kalmadığına inanıyorum. Ulusal Uğraş kahramanlarımız aile fertleriyle buluşmamızı hem onlar için bir hak teslimi hem de tarihimize, ecdadımıza daha düzgün sahip çıkmamıza vesile olacak bir adım olarak değerlendiriyorum” dedi.
30 Ağustos Zaferi’nin Osmanlı’nın son devrinden beri uzunca bir müddettir savunmada kalan Türk ordusunun birinci büyük taarruz sonucunda elde ettiği bir muvaffakiyet olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha evvelki taarruzların istediğimiz sonuçlara ulaşmadığını biliyoruz. Başka muharebelerimizde daima savunmaya dayalıydı. Büyük taarruz kendimize yeni bir gelecek inşa ettiğimiz, hakikaten tarihi ve değerli bir dönüm noktasıdır. Ulusal çabayı pis ayaklarıyla kirleten düşmanla birlikte onların ipini elinde tutan 7 düvele karşı da yürüttük” sözlerini kullandı.
“Anadolu’daki varlığımızı ebediyen kalıcı hale getirecek destansı bir zafer kazandık”
Türk ordusunun düşmanların planlarını yerle bir ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün oluğu üzere o devirde de Yunanlıların sırtını sıvazlayan birileri Afyon’daki cephe çizgisinde kurulan tahkimatı Türkler bunları 5, 6 ayda aşamaz tabiriyle tanımlamışlardır. 26 Ağustos sabahı ordumuz 2 gün içinde bu tahkimatın tamamını yerle bir ve düşmanın birçoklarını imha etmişti. Bizim kumandanlarımız savaşı şahsen cephenin içinde yönetim ederken Yunan ordusu İzmir’den buyruk almaya çalışıyordu. Onlar işgalci olmanın rahatlığı içindeyken biz vatanımızı savunmanın inancı, haklılığı ve azmiyle gayret ediyorduk. Bin yıl sonra Anadolu’ya hakim olma düşü görenlerden canlarını kurtarabilenler yalnızca 2 hafta sonra kendilerini İzmir’den ayrılan gemilere güç atmışlardır. Tarihe Başkomutan meydan Muharebesi diye geçen 30 Ağustos Zaferi, Osmanlı’nın Sırplara karşı kazandığı Sırp Sındığına benzediği için Rum Sındığı olarak isimlendirilmiştir. Sırp Sındığı ile Osmanlı Balkanlardaki varlığını yıkılana kadar kalıcı hale getirmişti. Biz de Rum Sındığı ile Anadolu’daki varlığımızı ebediyen kalıcı hale getirecek destansı bir zafer kazandık” açıklamasında bulundu.
“Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir”
Yunanistanlı siyasetçilerinin geçmişte de emsal bir tavır içinde olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir asır evvel kendi halklarını ve ülkelerini felakete sürükleyen Yunanistanlı siyasetçilerin bugünde birebir yanlışta ısrar ettiklerini görüyoruz. Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir. Bir asır evvel olduğu üzere bugün de Yunanistan’ı kullanarak ülkemizin vaktini ve gücünü boşa harcamaya çalışanların asıl niyetlerini biliyoruz. Son periyottaki gelişmeler bu gerçeği inkarı mümkün olmayan açıklıkta herkesin önüne sermiştir” değerlendirmesinde bulundu.
Yunanistan’ın F-16 tacizine sert reaksiyon gösteren Erdoğan, “Ege’de milletlerarası hava alanında NATO misyonu icra eden F16 uçaklarımıza Yunanistan’ın Girit Adası’na konuşlandırdığı Rus menşeili S-300 hava sistemleri tarafından radar kilidi atılmıştır. Bir ülke uçağına radar kilidi atılması düşmanca bir davranıştır. Hele bu uçak NATO misyonu icra ediyorsa bu düşmanlık direkt tüm üyeleriyle NATO’ya yapılmıştır demektir. Yunanistan’ın hava alanımızı ihlal, uçaklarımızı tacizle başlayan hasmane tutumlarını S-300 radar kilidi atma düzeyine çıkararak aslında bize değil NATO’ya ve müttefiklere meydan okumuştur. O kabiliyeti ve gücü varsa” dedi.
“Aynı Amerika’nın Yunanistan’ın bir hava gücüne karşı S-300 sistemini harekete geçirmesine nasıl yanıt vereceğini merakla bekliyoruz”
Amerika’nın S-400 tavrını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “NATO’nun en büyük gücü Amerika. Türkiye‘nin büsbütün kendi güvenliği için olduğunu defaten tabir ettiği S-400 sistemi almasını kendi uçaklarına tehdit olarak görmüştü. Bu adımımız peşinatını ödediğimiz F-35 uçaklarının verilmemesinden her alanda savunma sanayi eserlerine hatta daha ötesine geçen ambargolara maruz bırakılan fiili aksiyonlarla karşılanmıştı. Tıpkı Amerika’nın Yunanistan’ın bir hava gücüne karşı S-300 sistemini harekete geçirmesine nasıl yanıt vereceğini merakla bekliyoruz. Üstelik Amerika bize vermediği F-35’leri Yunanistan’a ikram ederek Rus hava savunma sistemlerinin güya gözü üzere sakındığı uçaklarla birebir çuvala girmesinin yolunu kendi elini açmıştır. Biz tedarikçi ülkeye kelamımız gereği F- 35’lerde S-400’leri asla birebir sistemde kullanmayacaktık, kullanmazdık. Ancak hiçbir tüzel, ahlaki, insani hudut tanımadan Yunanistan’ın bu pervasızlığı yapacağından kimsenin kuşkusu olmasın” açıklamasında bulundu.
“Demek ki sıkıntı Rus hava savunma sistemleriyle, Amerikan asker eserlerinin birlikte kullanılması değil bizatihi Türkiye‘dir”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin Hindistan’a S-400 konusunda yaptırım uygulamadığını anımsatarak, “Amerika’nın Hindistan’ın S-400 tedarikini de yaptırım dışı bıraktığını ayrıyeten hatırlatmak istiyorum. Demek ki sorun Rus hava savunma sistemleriyle, Amerikan asker eserlerinin birlikte kullanılması değil bizatihi ve mahsusen Türkiye‘dir. Bize F-35 vermiyorlarmış alternatif savunma sistemlerine aldığımız alternatif savunma sistemlerine reaksiyon gösteriyorlarmış. Saçma sapan bahislere varan ambargolar uyguluyorlarmış. Açıkçası hiçbiri umurumuzda değil. Biz bizden esirgenen her eseri er ve ya geç üretme kabiliyetine, kapasitesine kararlılığına sahip bir ülkeyiz, Türkiye‘yiz. Kendi vizyonumuz ve gayelerimiz doğrultusunda gereksinim duyduğumuz her teknolojiyi geliştirme, her yapıtı inşa etme, her hizmeti sunma, imkanını yakalamış bir ülkeyiz. Talep ettiğimiz uçakların verilmesini rastgele bir bahiste dayanak sağlanmasının bizim için tek manası, ülkemize karşı gösterilen dostluğun işareti olmasıdır” tabirlerini kullandı.
“2053 vizyonumuzla ülkemizi dünya liginin en üstüne çıkarmayı hedefliyoruz”
“Türkiye geçtiğimiz 20 yılda kurduğumuz altyapının üzerinde her alanda olduğu üzere savunma endüstrinde de kendi göbeğini kendi kesecek düzeye gelmiştir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bundan sonrası yalnızca planlama, önceliklendirme, geliştirme ve üretme sıkıntısıdır. Yani vakit sıkıntısıdır. Bu inanç ve kararlılıktır. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yılı olan 2023’ü Cumhuriyetimizin 2’nci asrını Türkiye yüzyılı haline getirecek yeni bir atılımın başlangıcı haline inşallah dönüştüreceğiz. Ülkemizin 20 yıl evvelki düzeyi ile bugünkünü mukayese eden vicdan sahibi herkes ortadaki asırlık farkı görecek ve kabullenecektir. Bundan 11 yıl evvel 2023 amaçlarımızı ilan ettiğimizde kendi akıllarınca bizimle dalga geçenler, artık sahip olduğumuz üretim ve ihracat gücü karşısında öncelik edinme peşinde koşmaktadır. Elbette bununla kalmıyoruz, hali hazırda sahip olduğumuz altyapıyı yalnızca bir başlangıç kabul ederek hazırlıklarına başladığımız 2053 vizyonumuzla ülkemizi dünya liginin en üstüne çıkarmayı hedefliyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışan budur.”
“Yunanistan’ın adalara üsler tesis etmesi, kurması Türkiye için hiçbir vakit mana teşkil etmez”
26 Ağustos’ta gerçekleştirdiği Malazgirt ziyaretini hatırlatan Erdoğan, “Türkiye kendine yakışanı yaptı, yapıyor ve yapacaktır. Bunu herkes bilsin. Yunanistan’ın adalara üsler tesis etmesi, kurması Türkiye için hiçbir vakit mana teşkil etmez. Burada düşünmesi gereken, Yunanistan’a çok takviyesi verenler kendileri bundan sonra ne yaparlar onu bilemem. Ben bir kere daha 30 Ağustos Zafer Bayramınızı tebrik ediyorum. Ordularımızın başkomutan Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm ulusal çaba kahramanlarımızı rahmetle yad ediyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının akabinde Libya, Azerbaycan, Katar, Somali, Bosna Hersek’te vazife yapan askerlerle canlı temasla görüştü. Program Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı, akabinde kısa bir sinema gösterimi yapıldı ve Büyük Zaferin 100. yıl dönümü münasebetiyle konser programı düzenlendi.
100. yıla özel bestelenen “Canım Türkiyem” birinci sefer seslendirildi
Programda Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sanatkarları, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Bandosu, Ulusal Savunma Bakanlığı Armoni Mızıkası, MSB Mehteran Birliği Deniz ve Hava kuvvetleri ile jandarma Genel Komutanlığı bandosu olmak üzere toplam 7 orkestra ve 913 sanatçı birebir sahnede yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konserde MSB mehteran Birliği tarafından seslendirilen Ordu Marşı’na eşlik etti. Zaferin 100’üncü yılı münasebetiyle bestelenen “Canım Türkiyem” isimli eser gecede birinci kere seslendirildi. – ANKARA
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Siyaset
News
